Daha önce sizlere neredeyse her episode’unun bir incelemesini sunmuş olduğumuz The Wolf Among Us’ın bu sefer yeni, beşinci episode’u ile karşınızdayız. Telltale Games tarafından geliştirilmiş olan oyun diğer tüm Telltale oyunları kadar kaliteli ve sürekleyici iken bu oyunun episode şeklinde yayımlanıyor olması bağımlılığı biraz daha artırıyor. Faith adlı karakterin ölmesinin ardından araya, hikayeye birçok karakter daha karışıyor ve iş işinden çıkılmaz bir hal alıyor. İşte The Wolf Among Us: Episode 5 – Cry Wolf İnceleme yazısı.
Adalet her zaman adil midir?
Bir önceki bölüm olan In Sheep’s Clothing’in sonunda nihayet Crooked Man ile karşı karşıya gelebilmiştik. Gerçi etraf biraz kalabalıktı ama orta halli bir salonda tüm kötü adamlar ve Bigby ile şimdi ne olacak derken bölüm bitmişti. Doğal olarak Cry Wolf tam buradan hızlı bir başlangıç yapıyor. Crooked Man aslında herkesin iyiliği için çalıştığını ve masum olduğunu söylüyor, Georgie ve Jersey gibileri Bigby’nin kellesini istiyor, Bigby de işlerin kontrolünü bize bırakarak ya herkesi adalete teslim etmek ya da kendi adaletini uygulamak istiyor; iyi polis – kötü polis olayı anlayacağınız. İsterseniz olayları tatlı dille çözebilir, ya da içki masasını devirerek gümüş kurşun yemeyi göz önüne alabilirsiniz. Unutmayın, Bloody Mary de emin olun yakınlarda bir yerlerde 🙂
Bir final bölümü olarak kısa olan Cry Wolf, oldukça hızlı bir tempo ile başlıyor ve finale yakışır biçimde yüksek dozda heyecan ile atmosfer bahşediyor. Bir önceki bölümün incelemesinde dördüncü bölümün yavaş ilerlediğini ve büyük ihtimalle final bölümü için zemin hazırladığını söylemiştim. Aynen de böyle olmuş durumda. Daha bölümün başında olaylar patlak veriyor ve kovalamaca sahneleri olsun, dövüş sahneleri olsun elimizi “Q” tuşundan fazla çekmiyoruz. Aksiyon ve heyecan dorukta ama işin aslında bizlerin pek fazla yaptığı bir şey de yok. Doğru zamanda doğru tuşa basmak yeterli. Asıl doruk noktasını “mahkeme” diye adlandırabileceğim sahne oluşturuyor. Artık tüm kartlar açılıyor ve her şey ortaya dökülüyor. Son kararı vermek de her zamanki gibi bize düşüyor.
Peki, kusurları neler Cry Wolf’un? Aslında kusur denemez ama eksiklikleri de yok değil. Öncelikle bir şey dikkatimi çekti. Bu sadece final bölümü için geçerli değil ama hatırlarsanız oyunda Snow adlı bir karakterimiz vardı. Elbette hatırlıyorsunuz. Şaka bir yana, dikkat ettiyseniz Snow ilk iki bölümde daha atik, ön planda ve Bigby ile yan yana duran bir karakterdi. Eminim hepimiz Bigby ile Snow arasında bir şeyler de beklemiyorduk. Lakin ne oldu bilemem ama Snow her bölümle beraber giderek arka plana atıldı ve lider karakter olmaktan çıkıp arka planda gezinen, sürekli Bigby’ye emir veriyormuş gibi görünen, giderek itici olmaya başlayan ikincil bir karaktere dönüştü. Oysa ben Bigby ile Snow’dan harika bir hikâye bekliyordum ama umduğumu bulamadım. Bunun dışında ise son bölüm dediğim gibi kısa ve bazı anlarda Bigby’ye ne yaptırırsanız yaptırın işin ucu aynı kapıya çıkıyor. Yok desem de oraya gidilecek, evet desem de. Bu olay sıkça olsaydı sıkıntı olurdu. Sonuçta bu yapım bizim seçeneklerimize göre şekillenen bir oyun. Neyse ki dikkat çekici kadar değiller de halının altına süpürebiliyoruz. Son olarak, oyunun teknik kısmına girmiyorum çünkü değişen veya yenilenen bir durum yok. Aynı grafikler, müzikler ve aynı kontroller yine bizlerle. Her bölüm aynı şeyleri yazmaktansa yazmamayı tercih ediyorum.
Devamı gelecek (mi)?
Macera oyunu kategorisine giren ancak macera oyunu olmaktan ziyade bizlere bir hikâye sunan, etkileşimli bir film diye tabir etmenin daha mantıklı olduğunu düşündüğüm Telltale Games serilerinden birisi olan The Wolf Among Us için tatmin edici bir seriydi diyebilirim. Özellikle ilk gördüğümde çizgi roman tarzı grafiklerine ve kasvetli havasına hayran kalmıştım. Ve Cry Wolf ile beraber seriyi tamamladık ki final bölümü için başarılı diyebilirim. Aksiyon var, kovalamaca var, tüm soruların yanıtı geliyor, hüküm giydirme de var. Anlayacağınız oyun size sunabileceği her şeyi sunmuş. Kısaydı ama tatmin ediciydi diye düşünüyorum. Gelelim en merak edilen soruya, ikinci sezon gelecek mi sorusuna. İkinci sezon büyük ihtimalle gelecek. Farklı bir hikâyeyi barındıracak olan sezonda (benim görüşüm “The Farm” ile ilgili olabilir, isyan falan) ise Bigby’nin yine ana karakter olması şansının şahsen ben yüksek olduğunu düşünüyorum. Her halükarda gün gelecek Fabletown’a geri döneceğiz.