Animeseverlerin uzun süredir beklediği Naruto Shippuuden: Ultimate Ninja Storm 2, geçtiğimiz dönemlerde birçok oyun konsolunda çıkışını gerçekleştirmişti. Oldukça iyi yorumlar alan oyunu eğer halen satın almadıysanız, şüpheleriniz varsa bu yazıdan sonra kalacağını pek de zannetmiyoruz. Biz de bu yazımızda sizler için Naruto Shippuuden: Ultimate Ninja Storm 2 İnceleme bölümünü sizlere sunuyoruz; böylelikle oyun hakkında daha sağlam fikirlere sahip olabilirsiniz.
Ultimate Ninja Storm 2’yi açtığımızda oyunun hikaye modundaki ara sahneler ile oluşturulan güzel bir intro karşılıyor bizi. Oyun açılır açılmaz, çoğu anime oyununda yaptığım bir şeyi Ultimate Ninja Storm 2’de de yaptım. O da oyunun ‘Options’ kısmından seslendirmeleri ‘Japonca’ yapmak. Sizi bilmem ama bana göre İngilizce seslendirme yapanlar Animelere veya Japonya’dan uyarlama oyunlara hiç bulaşmamalılar. Çünkü olmuyor! Ultimate Ninja Storm 2’de de maalesef olmamış. Diğer ayarlarımız arasında bildiğimiz ses ve kontrol ayarları dışında zorluk seviyesi dikkatinizi çekebilir. Nedense oyunun zorluğu ben de en yüksek seviyede açılmıştı. Bu belki de konsolunuzda ayarladığınız temel oyuncu profilinize (Recreation, Pro vs.) göre otomatik çıkıyor olabilir. Ne olur ne olmaz diye, oyunun zorluk seviyesini ‘En zordan’ bir alt zorluğa getirdikten sonra ayarlardan çıkıp ana hikayemize ilk adımı atıyoruz.
(Eğer animeyi geriden takip ediyorsanız, bu paragraf öldürücü spoilerlar! içeriyor) Ana hikayeye girdiğimizde oyun bir anda bizi animenin de şu sıralarda bulunduğu aşama olan Konoha’nın yok edilişini gösteriyor. Jiraiya’yı öldürerek bir anda gözümde kendi tabiriyle de “Tanrı” olarak biçimlenen Pain, Konoha’yı var gücüyle yok ederek, kasabayı akıl almaz bir krizin içine sokuyor. Bu sırada ‘Sennin mod’ (Sage mod) eğitimini tamamlayan Naruto da Pain’in karşısına dikilince o mükemmel anların bir daha tadına varırken heyecandan savaşın başlayacağını düşünüp hemen gamepad’i elime aldım. Ancak maalesef oyun, animenin de temposu en yüksek bölümlerinden oluşan bu sahnede kontrolü elimize vermiyor. Bir anda Naruto Shippuuden, yani Naruto’nun büyümüş haliyle başlayan yeni serinin başlangıcına dönüyor ve konuyu başa sarıyoruz. Durumun böyle olması Naruto’yla ilgisi olmayanlar için de güzel bir durum, konuyu en başından anlayarak oyuna hakim olmayı başarabilirler, fakat kendi adıma tüm o adımları tekrar aşmak zorunda kalmak beni biraz hayal kırıklığına sürükledi doğrusu.
Ultimate Ninja Storm 2’de hikaye çok ağır akıyor. Shippuuden serisinin en başına dönen konumuzun biraz hızlı akacağını düşünmüştüm ancak yanılmışım. Oyun, bir JRPG gibi çok yavaş işliyor. Tsunade’nin vereceği ufak ve extra görevler yüzünden çok sıkıcı bir hale giren oyun, sidequestler yapmak istediğinizde daha da rutin bir hale giriyor. Fakat bir an önce ana konuya devam etmek istediğinizden bu görevleri yapmak istiyorsunuz, ancak o kadar monoton ve can sıkıcı görevler var ki bir süre sonra aynı şeyleri tekrarladığınızı farkediyorsunuz. Bu görevleri yaparken Konoha kasabasında bir oraya bir buraya koşturmak zorunda kalacak, kendinizi bir Japon RPG’nin içinde sanacaksınız. Bana tuhaf gelen bir durum ise NPC’lerin sürekli aynı yerlerde takılıp aynı şeyleri söylemeleri oldu, en azından konu içerisindeki durumlara göre bu diyaloglar farklılık gösterebilirdi.
Hikayenin ultra monoton ve ağır ilerlediği oyunda, savaşlar için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Yarım saatte bir kez karşılaştığınız savaşların tadını çıkarmaya bakın, çünkü bir sonrakinin ne zaman geleceğini kestirmek çok zor. Savaşlar oldukça hızlı ve eğlenceli geçiyor. Özellikle Boss savaşlarındaki Ultimate jutsu anlarında girilen ara sahneler ve bu esnada doğru tuşa doğru zamanda basma aksiyonu olan ‘Quick time Event’ aksiyonları harika olmuş. Ancak şöyle bir durum var, örneğin aksiyon esnasında hata yaptınız, o an canınız azalıyor ve en son hangi tuşu doğru bastıysanız sahne oradan devam ediyor ve siz başarılı olana dek Jutsu, ya da dövüş sahnesini sonuna dek çekmek zorunda kalıyorsunuz. Tuşların sabit olması da durumu biraz kolaylaştırıyor ve eninde sonunda sahneyi tamamlayabiliyorsunuz. Savaşlarda bulunan ‘checkpoint’ sistemi sayesinde ölünce savaşa baştan başlamak zorunda da kalmıyorsunuz. Normal anime akışına nazaran çok farklı sahnelerle de karşılaşacağımız oyunun en çok keyif alacağınız anları kesinlikle savaşlar oluyor.